-
1 çekirdek kahve
ohne pl Bohnenkaffee m -
2 kahve
kahve [kɑːvɛ] Kaffee m; Café n;kahve ağacı BOT Kaffeebaum m;kahve değirmeni Kaffeemühle f;kahve fincanı Kaffeetasse f;kahve makinesi Kaffeemaschine f;kahve ocağı Kaffeeküche f;kahve parası Trinkgeld n;kahve pişirmek Kaffee kochen;kahve takımı Kaffeeservice n;kahve tanesi Kaffeebohne f;kahve telvesi Kaffeesatz m;çekilmiş kahve gemahlene(r) Kaffee;çekirdek kahve ungemahlene(r) Kaffee;halis kahve Bohnenkaffee m;orta (şekerli) kahve schwach gesüßte(r) Kaffee (Kaffee mit Zucker);sütlü kahve Kaffee mit Milch;bir kahve! einen Kaffee, bitte! (eine Tasse Kaffee);kır kahvesi Kaffeegarten m; Straßencafé n -
3 çekirdek
1) Kern m4) bir şeyi \çekirdekten öğrenmek etw von der Pike auf lernen
См. также в других словарях:
çekirdek kahve — is. Çekilmemiş veya dövülmemiş kahve … Çağatay Osmanlı Sözlük
kahve — is., bit. b., Ar. ḳahve 1) Sıcak iklimlerde yetişen, kök boyasıgillerden bir ağaç (Coffea arabica) 2) bit. b. Bu ağacın meyvesinin çekirdeği 3) Bu çekirdeklerin kavrulup çekilmesiyle elde edilen toz 4) Bu tozla hazırlanan içecek Bir fincan kahve… … Çağatay Osmanlı Sözlük
çekirdek — is., ği 1) Etli meyvelerin içinde bir veya birden çok bulunan, çoğu sert bir kabukla kaplı tohum Kayısı çekirdeği. Zeytin çekirdeği. Karpuz çekirdeği. 2) Yenmek için satılan kabak veya ayçiçeği tohumu Şimdi bir sinemada kabak çekirdeği yiyorlar.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kahve değirmeni — is. Çekirdek durumundaki kahveyi öğütmeye yarayan, elle veya elektrikle işleyen araç Efendim, on iki senedir kullandığım bir kahve değirmenim vardır. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük